Kur Korumalı Mevduat’ta düşüş sürerken, Türk Lirası mevduat hesapları 6,5 ayın zirvesine çıktı. Haziran sonundan bu yana artış yüzde 40’ı aştı. Tüm bunlar yaşanırken elinde doları, eurosu, Türk Lirası olan tüm yatırımcılar gözünü Perşembe günü açıklanacak Kasım ayı Merkez Bankası faiz kararına çevirdi. Ekonomistler faiz artış hızında frene basılacağını kaydederken, PPK metninde TL mevduat payının artırılmasına yönelik ilave adımlara ilişkin mesajların aranacağını kaydetti.

Mevduat faizlerinde artış oranı yüzde 45’e kadar yükseldi. Yüksek faizlerle birlikte mevduata olan talep de artıyor. Politika faizinde gerçekleşen artışlar ve sadeleşme adımlarıyla birlikte Türk Lirası mevduatın toplam mevduat içindeki payı yüzde 38,55’e yükselerek 6,5 ayın zirvesine çıktı. BDDK verilerine göre, Türk Lirası mevduat Haziran sonundan bu yana yüzde 40,3 oranında artış kaydetti.

Ekonomi yönetiminin kur korumalı mevduattan standart Türk Lirası mevduata geçişi özendiren adımları yükselişte etkili oldu.

MERKEZ BANKASI FAİZ KARARI NE ZAMAN?
Şimdi ise tüm gözler Perşembe günü saat 14.00’te açıklanacak olan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kasım ayı faiz kararına çevrildi. Hatırlanacağı üzere bir önceki toplantıda Merkez Bankası politika faizini 5 puan daha artırarak yüzde 35 seviyesine getirmişti. Piyasa beklentisi bu toplantıda TCMB’nin yüzde 8,5’te başlattığı ve büyük adımlarla yüzde 35’e getirdiği politika faizinde artış adımlarını düşürmesi yönünde.

TL MEVDUATLARIN ARTIRILMASI İÇİN İLAVE ADIM
Dinamik Yatırım ekonomistlerinin Mynet’e yaptıkları değerlendirmede, “Bizim beklentimiz 250 baz puanlık bir artışla politika faizinin yüzde 37,5 seviyesine çekilmesi yönünde. Piyasada da bu beklenti hakim. TCMB geçtiğimiz ayın PPK notunda TL mevduat payının artırılmasına yönelik ilave adımlarla parasal aktarım mekanizmasının güçlendirileceğini, faiz artırımının yanı sıra parasal sıkılaştırma sürecini destekleyecek seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırma kararları almayı sürdüreceğini belirtmişti. Bu çerçevede Merkez Bankası ay içerisinde aldığı zorunlu karşılık kararları ve menkul Kıymet tesisinin azaltılması kararlarıyla sadeleştirme adımlarını güçlendirdi ve mevduat faizlerinde artış yaşanmasını sağladı. Bu toplantıda bu yönlendirmesini devam edip ettirmeyeceği ve yeni önemler alıp almayacağı önemli olacak” diye yorumda bulundular.

FAİZ ARTIŞ HIZINA FREN
“Geçen hafta gerçekleştirdiği Enflasyon Raporu sunumunda TCMB bu yıl sonu için enflasyon tahmini yüzde 65, gelecek yıl sonu için ise yüzde 36 olarak belirledi” diyen ekonomistler, “Daha önceki enflasyon tahmini 2024 için yüzde 33 seviyesindeydi. Mevcut yüzde 35’lik faiz seviyesinin bileşik faizi yüzde 40’ın üzerine geldiği için Merkez Bankası beklentisi ile karşılaştırıldığında pozitif reel faiz oluşmuş gibi görünüyor. Düşük bir ihtimal de olsa Merkez Bankası’nın bu toplantısında faiz artışlarına ara vermesi piyasada Banka’ya olan inancı zedeleyebilir ve de yabancı yatırımcıların iyimserleşmeye dönen algısını bozabilir. Bu yüzden Merkez Bankası’nın adımlarını düşürse de faiz artışlarına devam etmesini bekliyoruz” ifadelerini kullanarak Merkez Bankası faiz kararı için tahminlerini açıkladılar.

KUR KORUMALI MEVDUAT’TAN KAÇIŞ HIZLANDI
Kur korumalı TL mevduat ve katılma hesaplarındaki tutar düşüşü ise sürüyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK) haftalık bülteninde yer alan bilgilere göre, kur korumalı TL mevduat ve katılma hesapları 2 trilyon 921,7 milyar TL’den 2 trilyon 838,8 milyar TL’ye geriledi. Dolar cinsinden bakıldığında ise KKM büyüklüğü 100 milyar doların altına geriledi.

KKM İÇİN HAMLELER PEŞ PEŞE GELİYOR
2 Kasım günü açıklanan düzenlemeye göre Kur Korumalı Mevduat’ta (KKM) zorunlu karşılık oranı yükseltildi ve Döviz deposu için TL türüne ilave zorunlu karşılık oranı getirildi.Düzenlemeye, göre, KKM’nin yoğunlaştığı 6 aya kadar vadelinin zorunlu karşılık oranı 5 puan artırılarak yüzde 30’a yükseltildi. 1 yıla kadar vadeli ile 1 yıl ve daha uzun vadeli olanlar için zorunlu karşılık oranı ise yüzde 5’ten yüzde 10’a çıkarıldı.
TCMB, Eylül ayında KKM’nin yoğunlaştığı 6 aya kadar vadenin zorunlu olarak değişme oranı yüzde 15’ten yüzde 25’e yükseltilmiş, 1 yıl kadar vadeli ve 1 yıl ve daha uzun vadeli olanlar için karşılama oranları yüzde 5 olarak belirtilmişti.