Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Eski Başhekimi Dr. Bülent Dizdarlı, sosyal medya hesabı üzerinden bir paylaşım yayınlayarak, aşılar üzerindeki tartışmaları yorumladı ve aşı seçme şansımızın olmadığını vurguladı.
Dizdarlı’nın paylaşımı şöyle:
“Aşağıdaki yazı tamamen kişisel düşüncemi yansıtmaktadır.
AB’nin Oxford aşılarını geçici olarak durdurması kanaatimce politik bir karardır. Evet diğer aşılara göre bu aşı yapıldıktan sonraki 2-3 gün daha ağır semptomlu bir dönem yaşatmaktadır ama bu onun “tu kaka” olduğunu göstermez. Kaldı ki prospektüsü dikkatle okunduğunda, beklenen yan etkiler kısmında bütün olabilecekler yazılmıştır.
Dünya Sağlık Örgütü, dünya üzerinde yapılan 17 milyon dozdan sadece 40 tanesinde pıhtılaşma bulgusu olduğunu, ölümle anılan tek vaka da sebebin aşı olduğunun kanıtlanmadığını açıkladı. Bunun yanı sıra Avrupa İlaç Ajansı ‘da (E.M.A) gelen tüm baskılara rağmen aşının kullanılmasını engelleyecek bilimsel veri olmadığını bildirdi.
Ama AB yaptığı hatalı aşılama politikasına bir yenisini daha ekleyerek bu kararı yine de aldı. Hiçbir bilimsel dayanağı olmadığı halde “aşı savaşlarına” yeni bir cephe açtı. Astra Zeneca aşısının baştan beri sorunlu bir yol almasını da koz olarak öne sürdüler.
Unutmamalıyız ki aşı savaşlarını sürdüren AB, Rus Sputnik ve Çin aşılarına karşı da aşağılama siyasetini sürdürüyor. Sanım o dur ki, AB , Rus ve Çin aşılarına karşı sürdürdüğü bu politikasını bu kez Birleşik Krallığa yöneltmek adına bu yola gitmiştir.
Kişisel inancım odur ki, yakında özür dilemek zorunda kalacaklardır. Ya da aşı firması tedbir aldığını açıklayıp herkes tarafından kabul görecektir.
Bizim bakanlığın da gelen telkinlerden sonra Astra Zeneca aşısını en azından konu açıklığa kavuşuncaya kadar durdurmasını normal karşılıyorum. Anlamadığımsa halkın yasağın kalıcı olduğunu düşünmesini sağlayan yayınlara itibar etmesidir. Bu konuda özellikle medyanın gerçeği yansıtmasını, bir hükme varmadan, en azından araştırmanın tamamlanmasını beklemesi gerektiğini düşünüyorum.
Son olarak ekleyim: İlk günden beri ayni düşüncemi koruyorum. Bizim aşı seçme şansımız yok. Eski normale yakın bir yaşama dönmek, açılımı düşük riskle yapmak için aşılanmak şarttır. Ve Maalesef geldiğimiz noktada bizim diğer ülkelere göre açılmaya daha hızlı ihtiyacımız vardır. Sosyal patlamalar eşiktedir: Bu nedenledir ki umarım eldeki aşıların da kullanılması adına yanılmamışımdır.
Sağlık dolu günler dilerim.”