Yaşanan gelişmelerin ardından bugün de Ersin Tatar’a sert sözlerle yüklenen Kudret Özersay, dün aldığı duyumları Başbakan Ersin Tatar’a sorduğunu ve Türkiye’de bulunan Tatar’dan “Ben de tam bilmiyorum, bakıp sana tam döneceğim” yanıtını aldığını anlattı.
Yaşanan gelişmelerin ardından bugün de Ersin Tatar’a sert sözlerle yüklenen Kudret Özersay, dün Kapalı Maraş’la ilgili gelişmeler konusunda aldığı duyumları Başbakan Ersin Tatar’a sorduğunu, bunun üzerine Türkiye’de bulunan Tatar’dan “Ben de tam bilmiyorum, bakıp sana tam döneceğim” yanıtını aldığını anlattı.
Tatar’ın geçtiğimiz haftalarda Türkiye’ye yaptığı ve ‘mali kaynak’ haberleriyle gündeme oturan ziyaretini anımsatan Özersay, “Bu karda önemli bir konuda, seçime 4 gün kala ve ortağınızdan gizlenerek bu yapılmaz. Zaten bir önceki TC’ye gidişinden ve oradan kaynak alıp geleceğinden de haberim olmamıştı. Kendisine ‘Bir ortağınız var’ uyarısında bulunmuştum.
Dün de bana sadece ‘Ben TC’ye gidiyorum’ diye haber veriyor. Suyun açılışıyla ilgili mi diye soruyorum bunu teyit ediyor ve yine Maraş konusunu söylemiyor.” dedi.
Tatar ile arasındaki diyalogu anlatan Özersay, şöyle devam;
“Ardından ben, Mağusa Belediyesi’ndeki çalışanlar üzerinden bilgi alıyorum.
Tatar’ı arıyorum, bana “Ben de tam bilmiyorum, bakıp sana tam döneceğim” diyor. Bu konuşmalar, açılıştan bir buçuk saat önce oluyor. Arada bir buçuk saat zaman var ve bana hiçbir şey söylenmiyor, sonra da ben bunu canlı yayından öğreniyorum.
Dışişleri Bakanı değil de sadece koalisyon ortağı olsaydım dahi yine de bunu bize söylemesi, onayımızı alması gerekirdi.
Ersin bey halkın iradesine saygısızlık yaptı.” dedi.
“Kıbrıs Türk halkı bu devleti, Ersin Bey seçime malzeme yapsın diye kurmadı”
Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Kudret Özersay, atılan adımların Ersin Tatar’ın seçim kampanyasının parçası olduğunu, memleketin önemli bir dış politika konusu olan Kapalı Maraş’ın seçime malzeme yapıldığını belirtti. Katıldığı web TV programda Halkın Partisi’nin hükümetten çekilmesinin nedenlerini açıklayan Özersay, gelinen noktanın sorumlusunun Ersin Tatar olduğunun altını çizdi; “Kıbrıs Türk halkı bu devleti, Ersin Bey seçime malzeme yapsın diye kurmadı” dedi.
“Seçimde avantaj elde etmek için devlet kurumları ve halk iradesi yok sayıldı”
Özersay, şöyle konuştu: “Halk, iradesini yok sayan, onurunu görmezden gelen siyasilere her zaman faturayı kesmiştir. Ersin Bey seçimde bir avantaj elde etmek için devleti yok sayan bir tavır ortaya koymuştur. Seçimde avantaj elde etmek için koalisyonda olduğunu unutmuştur. Koalisyon ortağının onayını almak ve ona bilgi vermek zorunda olduğunu da unutmuştur. Kendine göre bir operasyon yapmıştır ama devletin kurumlarını yok saymıştır. Yüksek Seçim Kurulu hafife alınacak bir kurum değildir. YSK tarafından tören yapılması, açıklama yapılması, beyanat verilmesi, demeç verilmesi yasaklandı ama kurum ve kararı yok sayıldı. Bakanlar Kurulu kararıyla bu kadar zamandır takip etmekten sorumlu kılınan Dışişleri Bakanlığı da yok sayıldı. Bu bir koalisyon hükümetidir ve Başbakan’ın böyle bir yetkisi yoktur.”
Türkiye’den su getirilmesi ya da Maraş’ın açılmasına karşı olmadıklarını belirten Kudret Özersay, zamanlama ve usül olarak yanlış bir yol izlendiğini aktardı. Özersay, “Biz atılan bu adıma karşı değiliz. Bu oturulup konuşulmuş olsaydı ve seçimden dört gün önce yapılmasaydı bunlar yaşanmazdı. Biz Türkiye’den su getirilmesini de isteriz. Hatta sıkıntı keşke daha önce giderilseydi. Bizim sorunumuz, Türkiye’yle birlikte bir şey yaparken, seçime bu kadar az zaman kala ve hükümet ortağından gizlenerek yapılmasıdır. Etik de değildir.”
“Ülke hükümetsiz kalmasın diye birçok sorunu sineye çektik”
Koalisyonda yaşanan sorunun Maraş’ın açılımına ilişkin yapılan basın toplantısından önce başladığını açıklayan Özersay, “Kısa bir süre önce Ersin Bey’in Ankara’ya gidip para alıp gelmesini de basından öğrendim. ‘Burada bir koalisyon hükümeti var, bilgi vermen lazım’ dedim bana mesajla ‘Haklısın, kusura bakma’ dedi. Dün yaşanan da benzer bir durum. Bana sadece Ankara’ya gideceğini söyledi. ‘Su ile ilgili açılış için mi?’ diye sorduğumda onayladı ve Maraş’tan bahsetmedi. Mağusa’dan Maraş’la ilgili çalışmalar olduğunu öğrendim. Ersin Bey’e ‘Maraş’la ilgili bir gelişme var mı?’ diye sordum, bana döneceğini söyledi ama bir buçuk saat sonra televizyondan izledim. Dışişleri Bakanı olmayıp sadece koalisyon ortağı olsaydım da bunu bize söylemesi, bizim onayımızı alması gerekirdi. Bunu yapmadığı için halkın iradesine saygısızlık yapmış oldu. Seçim hamlesi yaparken son dönemin en önemli projesine zarar vermiştir elimizi zayıflatmıştır. Salgın var diye normalde kabul etmeyeceğimiz konuları sineye çektik. İmar planı ve istihdamlar konusundaki tavrı karşısında, zor dönemde ülke hükümetsiz kalsın istemediğimiz için devam ettik”