Türkiye 1936’da, Hıfzıssıhha’da 17 farklı aşı üretiyordu. 1998’de buna son verildi. O tarihten sonra aşıları dışarıdan alıyor, milyon dolarlar ödüyoruz.
Cumhuriyet’in ilk Sağlık Bakanı Doktor Refik Saydam tarafından 1928’de kurulan Refik Saydam Hıfzıssıha Enstitüsü, 1998’de aşı üretimini durdurdu, 2011 yılında da kapatıldı. 17 aşı üreten Türkiye, bugün tüm aşıları ithal eden bir ülke haline geldi. Salgın dolayısıyla önem kazanan grip ve zatürre aşıları bulunamıyor.
AŞI BULUNAMIYOR
CHP Gaziantep Milletvekili İrfan Kaplan “Atatürk döneminde 17 farklı aşı üretebilen Türkiye, aşı ithal eden bir ülkeye dönüştü. Yerli ve milli üretimin lafta kalmaması gerekir” dedi. Pandemi sürecinden önce yaklaşık 500 kalem ilacın temininin yetersiz olduğunu belirterek “500 kalem içerisindeki grip ve zatürre aşılarının teminindeki aksaklık sürüyor. Hayati öneme sahip aşılara ulaşılamıyor” ifadesini kullandı.
Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman ise “Aşı üretimi Osmanlı döneminde başladı. Dünyada ilk keşfinden sadece 3 yıl sonra kuduz aşısı, bir yıl sonra difteri serumu bu topraklarda üretildi. Ulusal Kurtuluş Savaşı sırasında da aşı üretimine büyük esenler escort önem verildi.Türkiye’den 1920’li yıllarda Fransa, İngiltere ve Amerika’ya aşı ihraç edilirdi. İşgal altındayken bile aşı üreten bir ülkeydik” dedi.
REFİK SAYDAM’DA 17 AŞI ÜRETİLİYORDU
1928’de aşılar, serumlar ve birçok hayati ürünün üretilmesi amacıyla kurulan Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü 1998 yılında aşı üretimini durdurdu. Bir başka deyişle 1998 yılından beri Türkiye’de lisanslı bir aşı üretilmiyor, dışa bağımlıyız. Enstitüde şu aşılar üretiliyordu:
– Tifo
– Dizanteri
– Kolera
– Veba
– Meningokok
– Stafilokok
– Boğmaca
– Brusella
– Oral BCG
– İntradermal BCG
– Difteri
– Tetanoz
– Kızıl
– Alimunyum presipiteli karma aşılar
– Lekeli humma
– Kuduz
– Çiçek
– Grip