



Haspolat’ta faaliyet gösteren Gürdağ Ltd.’e ait tuğla fabrikasında yangın çıktı. Şirket Direktörü Mustafa Ersözlü, yangının neden olduğu zararı KIBRIS’a açıkladı.
“Çatı komple yandı. Fabrika komple devre dışı kaldı. Fırın sisteminin, kurutma sisteminin otomasyonları, elektrik aksamları komple yandı. Otomatik otomasyon robotlarının bazı parçaları da yandı. Elektrik sistemi, yazılımlar.. İlk tespitlerimize göre 8-10 milyon Euro gibi bir zarar görünüyor. En büyük tesellimiz can kaybının olmaması.”
Haspolat’ta yer alan, Gürdağ Ltd’e ait tuğla fabrikasında ‘tuğla fırınının yakıcı sistemlerinde meydana gelen bir alevlenme’ nedeniyle yangın çıktığı tahmin ediliyor.
İlk belirleme göre fabrikada meydana gelen zararın maddi boyutunun 8-10 milyon Euro olduğu tahmin ediliyor.
Polis Basın Subaylığından verilen bilgiye göre, fabrikada dün 05.40 sıralarında çıkan yangına itfaiye ve Sivil Savunma ekipleri müdahale etti. Değirmenlik – Akıncılar Belediyesi, Lefkoşa Türk Belediyesi ve Gönyeli – Alayköy Belediyelerine ait su tankerleri de yangın yerine sevk edildi.
Fabrikanın çatısına, muhtelif iş aletlerinin bulunduğu depoya ve tuğla fırın bölümüne hasar veren yangının çıkış nedeni araştırılıyor.
Gürdağ Ltd. Direktörü Mustafa Ersözlü, tuğla fabrikasında meydana gelen yangını ve yangının yol açtığı zararı KIBRIS’a değerlendirdi.
“Tuğla fırınının yakıcı sistemlerinde alevlenme oldu”
Gürdağ Ltd. Direktörü Mustafa Ersözlü, yangının meydana geliş sebebi ile ilgili uzmanların çalışmalarını sürdürdüğünü ifade ederek ilk tahminlerine göre tuğla fırınının yakıcı sistemlerinde bir alevlenme görüldüğünü açıkladı.
Alevlenme ile yakıtların çatıya doğru sıçrayarak tutuşmaya neden olduğu üzerinde tahminleri olduğunu belirten Ersözlü, zararın boyutu ile ilgili ilk tespitlerini şu şekilde anlattı:
“Çatı komple yandı. Fabrika komple devre dışı kaldı. Fırın sisteminin, kurutma sisteminin otomasyonları, elektrik aksamları komple yandı. Robotların bazı parçaları yandı. Otomatik otomasyon robotlar çalışıyordu. Bütün elektrik otomasyon sistemi yandı. Bütün yazılımlar firmamıza özel yazılımlardı yani bir parça değildi, günlerce adım adım yazılan bir sistemdi. Bunlar çok pahalı sistemler ilk tespitlerimize göre 8-10 milyon Euro gibi bir zarar görünüyor. Çok büyük ve tahmin ettiğimizin de çok üstünde bir zarar var. En büyük tesellimiz can kaybının olmaması.”
“5-6 ay üretim yapamayız”
Ersözlü, sistemin devre dışı kalmasından dolayı uzun bir süre üretimi devam ettiremeyeceklerini belirterek “üretim durdu uzun bir süre de olmayacak gibi görünüyor. 5-6 ay belki de daha fazla toparlanmamız zaman alacak. Fabrikanın sigortası da var onlarda gelip inceleyecek. Bütün incelemeler ve tespitler tamamlandıktan sonra yapılabilecek bir şey var mı noktasında biz de geçip bakacağız.” dedi.
“Yangın söndürme sistemi sayesinde geri dönüşüm tesisi kurtuldu”
Tuğla bölümünde meydana gelen yangın geri dönüşüm tesisine ulaşmadan müdahale edebildiklerini söyleyen Ersözlü, “diğer bölümde bir şey yok o tarafı kurtardık çünkü kendi yangın sistemimiz vardı bu sayede yangının diğer tesise geçmesini önledik. İtfaiyenin de burada çok büyük bir gayreti var ama benim gördüğüm personellerden ziyade ekipmanların yetersiz olduğudur” vurgusu yaptı.
Ersözlü, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:
“İlk olarak 2 tane itfaiye araç geldi, zaten 45 dakikada çok hızlı cereyan etti. 2 araç ile söndürmede çok yetersiz kalındı. Yazılımların olduğu 1 buçuk milyon Euro değerindeki otomasyon bölümü su bittince gözümüzün önünde yandı. Oradaki itfaiyecilerin de bizim de çırpınışlarımız ortadaydı ama elden bir şey gelmedi.
Daha sonra sivil savunma, belediyeler gibi farklı kurumlardan da yardımlar geldi ama büyük bir tarafı bitmişti. Onlar geldiği zaman depo ambar bölümü yanıyordu ki bizim o ambarda çok kıymetli şeylerimiz vardı. Bu fabrika sürekli çalışan bir tesisti ve fabrikayı idame ettirebilmek için elimizde olan 20 yıllık yedek parça depomuz da o bölümdeydi. O kadar ekip onu bile söndüremedi, çok zorlandı.”
“Kurumlarımızın eksiği çok”
Ersözlü, ülkemizdeki kurumların ekipman ihtiyacının bir kere daha ortaya çıktığını belirterek “Hep ‘sanayi bölgelerinde bir şey çıkarsa ne olur?’ diye konuşuyorduk. Bizim başımıza geldi. Bir kere daha gördük ki kurumlarımızın çok eksikleri var. Bir yangın merdiveni bulamadık, çatının üzerine su gönderemedik. İçme suyu ile elektrik sistemi söndürülmez ama köpüklü su atamadık, atsak daha kısa sürede söndürürdük” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Kıbrıs Gazetesi