HP Basın Bürosu’ndan yapılan yazılı açıklamaya göre Rum tarafının yeni bir belge yayınlayarak Güney’den Kuzey’e geçmek isteyen İngilizleri de engellediklerini aktaran Özersay “Birleşik Krallık, AB’den çıktığı için Rum tarafının AB üyesi olmayan Rusya, İsrail vatandaşları gibi İngilizlerin de Üs bölgeleri üzerinden ülkemize turist olarak geçişini yasaklaması sıkıntısı ortaya çıkmış durumda” dedi.
Bunun kabul edilemez, iyi niyetten yoksun bir girişim olduğunu kaydeden Özersay şöyle devam etti:
“Şu anda yapılması gereken bizim görevdeyken yaptığımız gibi turizmi baltalama anlamına gelen bu hamleye karşı Cumhurbaşkanı’nın ve Dışişleri Bakanı’nın bir an önce kımıldamasıdır. Sayın Cumhurbaşkanı zaman zaman yaptığı telekonferans görüşmeleri sosyal medyadan yayınlayarak gösteriyor. Yaptığı temaslarda bunları dile getirmesi gerekir. Çünkü Güney’den gelişler Kıbrıs Türkü’nün can damarlarından biridir.
“TURİZM KONUSUNDA BOĞAZIMIZI SIKAN RUM TARAFIYLA HANGİ ORTAKLIK KONUŞULACAK?
Şu anda siyasi bir sürecin yaklaştığını, beşli görüşme yapılacağını anımsatan Özersay “50 yıldır konuşulan Kıbrıs sorununun geleceği konuşulacak” dedi ve şunları kaydetti:
“Sen benim nefes aldığım turizmle ilgili, yani bu kadar hayati bir konuda boğazımı sıkıp nefes almama izin vermeyeceksin ama ben seninle oturup gayri resmi beşli toplantıda oturup nasıl bir ortaklık kuracağımı mı konuşacağım? ‘Bunları bir çözelim, kapılar ve geçişlerle ilgili salgın öncesindeki duruma önce bir geçelim. Bu güvensizlik ortamında bir de benim turizm konusunda boğazımı sıkarsan hangi ortaklığı kuracağız?’ denilmelidir. Ancak ben henüz bir ses, bir girişim duymadım”
“GEÇMİŞTE YAŞANAN BENZER KRİZLERİ YAPTIĞIMIZ GİRİŞİMLERLE ÇÖZDÜK”
HP Genel Başkanı Özersay, Dışişleri Bakanı olduğu dönemde Rusya ve İsrail’den Güney’e gelip Kuzey’e geçmek isteyenlere ilişkin buna benzer krizler yaşadıklarını ve bakan olarak yaptığı girişimlerle sorunları çözdüklerini belirtti.
Özersay süreci şu sözlerle anlattı:
“Rus vatandaşlarının Moskova’dan gelip Larnaka üzerinden ülkemize turist olarak gelmeleri söz konusu olduğunda insanlara havaalanında Kuzey’e gidemezsiniz, giderseniz sizi buradan göndereceğiz denildi. Ülkemize turist olarak gelecek olan bir grup Rus’u idari işlemlerle yormaya çalıştılar. Dışişleri Bakanı olarak Rusya Federasyonu’nun Güney Kıbrıs’taki Büyükelçisiyle derhal temasa geçtim. Yaptığımız girişimlerle kendi vatandaşlarının küçük düşürüldüğünü ve bu muameleye tabi tutulduğunu, haberi olmayan Ruslara biz haber verdik. New York’ta da girişimlerde bulunduk. Çünkü orada çok etkili Rus yetkililer var, daimi temsilci var. Sonuç bu engel aşıldı. Ardından İsrail vatandaşlarıyla ilgili aynı hamleyi yaptılar. İsrail temsilcisiyle temasa geçtik, onları harekete geçirdik. İsrail’in kendi girişimiyle İsrail vatandaşlarının gelişindeki sıkıntı da o dönem önemli ölçüde aşıldı”
“AÇILIMLAR BAŞLARKEN RUMLARIN EKONOMİMİZİ ETKİLEMESİNE İZİN VERİLMEMELİ”
Dışişleri Bakanı olduğu dönemde benzeri konularda epeyce diplomatik girişimde bulunduğunu ancak Rumların yeni bir hamle yaparak Yeşil Hat Tüzüğü’nü değiştirmeden, tüzüğü uygulamada değiştirecek yeni bir belge hazırladıklarını belirten Özersay, “Yeşil Hat Tüzüğü bir Avrupa Birliği tüzüğüdür ve o tüzük Brüksel’de değişir. Rumlar bunu orada yapamayacaklarını bildikleri için tüzük aynı kaldı ama içini bozmaya kalktılar. Onun üzerinden AB vatandaşı olmayan diğer 3. ülke vatandaşları Güney’e geldiklerinde, KKTC’ye geçişlerini engellemeye başladılar” dedi.
Rum tarafının bu hamlesi üzerine ortalığı ayağa kaldırdıklarını; BM Genel Sekreteri’ne, AB yetkililerine mektup yazdığını, BM Genel Sekreter Yardımcısı’yla telekonferans yaptığını söyleyen Özersay, Rumları bu konuyla ilgili şikayet ettiklerini ve Rumların kurulan baskı nedeniyle bu uygulamayı ertelediklerini ifade etti.
AB Komisyonu’nun da “Tüzüğü kendi başınıza değiştiremezsiniz. Ancak Brüksel’de değiştirilebilir” şeklinde bir açıklama yaptığını belirten Özersay açıklamasının devamında şunları kaydetti:
“Bu noktaya kadar getirdik salgın başladı. Salgının başladığı dönemde Rumlar bu kez, salgını bir bahane olarak kullanmaya başladı ve BM’ye de kısıtlamaları pandemiden dolayı getirdiğini öne sürdü. Salgın döneminde ne zaman şikayet girişiminde bulunsak BM bize ‘Rum tarafı kısıtlamaların salgınla bağlantılı olduğunu söylüyor. Yakından takip ediyoruz’ dedi. Salgının bir başka aşamasına geldik ve açılımlar başlıyor. Şu anda AB vatandaşı olmayan gelenleri Metehan’a, Derinya’ya geçirmediler. Biz de o insanları yönlendirdik, İngiliz kontrolünde olan Beyarmudu sınırından geçirdik. Açılımlar başlarken Rum tarafının ekonomimizi olumsuz etkilemesine izin verilmemelidir”