Avrupa Konseyi’nin 24-25 Eylül’de gerçekleştirilecek Türkiye konulu toplantı öncesinde eşgüdüm çalışması için Yunanistan’dan sonra bugün de Güney Kıbrıs’a giden Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ile görüştü, sözle değil eylemle de destek sözü verdi.
Rum Başkanlık Sarayı’nda bu sabah gerçekleşen görüşmede Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetleri ve Kapalı Maraş’ın Kıbrıs Türk idaresi altında açılması konularını ele alındı, ardından ortak basın açıklaması yaptı.
Michel’in “yalnız sözle değil eylemle de destek” sözü verdiğini duyuran Rum radyosuna göre, Avrupa Konseyi Başkanı tercüman aracılığıyla konuştuğu basın toplantısında, AB’nin, “çok ciddi sorunlarla karşı karşıya bulunduğunu” savunduğu Güney Kıbrıs’a AB’nin desteğini iletti.
Son bir aydır Doğu Akdeniz’de gelişenleri “endişe verici” diye niteleyen Michel “bu nedenle bu meselenin, Kıbrıs’ı ve Yunanistan’ı ilgilendiren bir mesele olarak geçmesini istemiyoruz, bu Avrupa Birliği’nin hakları meselesidir. Bu nedenle 24-25 Eylül’de Brüksel’de, Türkiye de dâhil, Akdeniz’in bu parçasında gelecekteki faaliyetlerimiz konusunda en üst düzeyde bir siyasi diyalog kararlaştırdık” dedi, şunları ekledi:
“GERİLİMİN DÜŞÜRÜLMESİNDE ANCAK DİYALOG VE ULUSLARARASI HUKUKA SAYGI ORTAK HEDEFİ İLE İLERLEME KAYDEDEBİLİRİZ”
“Gerçekten bütün AB devletlerinin haklarına, elbette Kıbrıs’ın haklarına saygı konusunda çok net olmamız gerektiğini düşünüyorum. Elbette bu ilgi Avrupa Birliği ilkelerine dayanıyor. Gerilimin düşürülmesinde ancak diyalog yoluyla ve Uluslararası Hukuka saygı ortak hedefiyle ilerleme kaydedebiliriz. Daha çok güvenlik, daha çok istikrar, strateji alanında hepimizin paylaşması gereken önceliklerdir. Bu nedenle, bu önemli toplantımız öncesinde, sizlerle yaptığım görüşmeler ile Avrupa düzeyinde uzun vadede nasıl ortaklaşa hareket edebileceğimiz konusunda görüş almak istedim. Desteğimiz sadece sözlü değildir. Destek, daha iyi sonuçlar alabilmek için aklıselimle olması yapılması gereken faaliyetlerle olur.”
Mülteci meselesine de değinen Michel, Yunanistan’ın Midilli adasındaki durumun çok ciddi olduğunu, AB’nin önümüzdeki günlerde mülteciler konusunda bir mutabakat önereceğini, üye devletler arasında, bu konuda birbirlerine destek çıkabilmeleri ve daha etkin olabilmeleri için siyasi bir diyalog yapılması gerektiğini anlattı.
Charles Michel BM’nin Kıbrıs sorunuyla ilgili prosedürü çerçevesinde harcanacak çabalara da değindiği açıklamasında “AB de, bu konuda ilerleme olabilmesi için sizin çabalarınızı daha çok desteklemek ve daha taahhüt vermek için hazır olmalıdır” dedi.
Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis Türkiye’nin daha dün bir Navtex ilan ettiğini hatırlatarak de Michel’in “çok önemli” diye nitelediği ziyaretin çok kritik bir dönemde gerçekleştiğini söyledi “Kıbrıs AB’nin müdahil olmasını arzuluyor. Birlik ve kararlılık içerisinde olmamız önemli” dedi.
Anastasiadis Michel’e dönerek, bugün Güney Kıbrıs’ta bulunuyor olmasının AB’nin Doğu Akdeniz’de cereyan edenlerden duyduğu endişenin ve çözülmesi için etkin katkıda bulunmak isteğinin göstergesi olduğunu söyledi.
“AB ULUSLARARASI HUKUKA VE DENİZ HUKUKUNA BAĞLI KALARAK ETKİN DESTEK VERMELİ”
Görüşmeleri sırasında Michel’in, Türkiye ve AB liderleri ile sürdürmekte olduğu görüşmeler hakkında bilgi verdiğini anlatan Anastasiadis AB’nin, Uluslararası Hukuka ve Deniz Hukuku’na bağlı kalarak etkin destek vermesi gerektiğini söyledi, “bütün üye devletlerin egemenliklerine saygı kimsenin görmezden gelemeyeceği veya küçümseyemeyeceği bir ilke olmalıdır. Vereceğimiz mesajlarda birlik ve kararlılık içerisinde olmamız ve kanunsuzluk devam ederse kararlarımızı uygulamada kararlı olmamız çok önemlidir” dedi.
Nikos Anastasiadis “Sayın Michel’e çifte standarttan kaçınmamız ve elimizdeki bütün olanakları değerlendirmeye odaklanmamız gereğini yeniden vurguladım. Üye devletler aleyhine kanunsuz hareketler olduğu sürece AB derhal ve top yükün tepki göstermelidir” diye ekledi.
KAPALI MARAŞ’IN YERLEŞİME AÇILMASI…
Kapalı Maraş’ın Kıbrıs Türk idaresi altında açılması konusunu da gündeme getirerek AB’den, “bu projeyi engellemek için destek” isteyen Anastasiadis “Lefkoşa’nın her zaman diyaloğa hazır olduğunu yineledim. Ancak diyalog sonuç alıcı, doğru yapıda, uluslararası meşruiyet zemininde, herhangi bir tehdit veya şantaj olmadan yapılmalı” dedi, şunları ekledi:
“Hepimiz nüfuzumuzu kullanarak, Kıbrıs sorununun, BM kararları, Avrupa ilke ve değerleri temelinde ve özellikle Avrupa müktesebatını dikkate alan kapsamlı çözümü için müzakerelerinin yeniden başlaması konusunda çalışmalıyız.”
(ŞA/ŞEB)