İngiltere, “Suriye’deki insani durumun ciddi zarar görme riski taşıyacak kadar ağır olmadığı, dini ve etnik azınlıkların ise hükümetten kaynaklı zarar görme riskinin düşük olduğu” gerekçesiyle Suriyeliler için aralıkta askıya aldığı sığınma işlemlerine yeniden başladı.
İngiltere Sınır Güvenliği ve Sığınmadan Sorumlu Devlet Bakanı Angela Eagle, İngiltere Parlamentosunda yaptığı yazılı açıklamada, Suriye’de Beşşar Esed rejiminin Aralık 2024’te yıkılmasının ardından Suriyelilerden gelen sığınma başvurularıyla ilgili işlemlerin askıya alındığını hatırlattı.
Bu tarihten beri yapılan başvuruları aldıklarını ancak karar sürecindeki işlemleri beklettiklerini belirten Eagle, “Bu karar mecburiydi çünkü Suriye’ye dönüşte karşı karşıya olacakları risklerle ilgili inceleme yapacak ortam söz konusu değildi.” ifadelerini kullandı.
Eagle, şunları kaydetti:
“Hükümet bugün (14 Temmuz) karar verme sürecinin yeniden başlamasına olanak tanıyacak güncellenmiş ülke bilgilerini yayımlayacak. Bununla birlikte, yerleşim koruması başvurusunda bulunan herhangi bir (halihazırda İngiltere’de bulunan) Suriyeli vatandaş için, yayımlanan politikalara uygun şekilde koruma talepleri işleme alınabilecek ve güvenli geri dönüş incelemeleri gerçekleştirilebilecek.”
Devlet Bakanı Eagle’ın açıklamasının ardından İçişleri Bakanlığı internet sitesinde Suriye ülke bilgileri ve Suriyeli sığınmacılara uygulanacak politikalara ilişkin belgeler yayımlandı.
– Kürler, Hristiyanlar, Dürziler ve Şiiler için risk düşük
Ülkedeki insani durum ve güvenliğe ilişkin bilgiler ve bazı etnik ve dini azınlıklar hakkında değerlendirmelerin yer aldığı belgelerde Kürtler, Hristiyanlar, Dürziler ve Şiiler gibi etnik ve dini azınlıkların yeni Suriye yönetiminden kaynaklanan zulümle karşı karşıya olma riskinin düşük olduğu vurgulandı.
Esed rejimine muhalif olduğu için başka ülkelere sığınmış Suriyelilerin de ülkelerine dönmesinde sorun olmadığı kaydedilen belgelerde, Nusayrilere yönelik bir risk bulunduğu ancak hükümetin Nusayri halkına baskı ve misilleme olmayacağı güvencesini verdiği hatırlatıldı.
Belgelerde ayrıca Nusayrilerin yeni yönetimin kendilerine saygılı davrandığı, taşıdıkları korkuların gerçekleşmediği ve Nusayrilere karşı işlenen suçların hesabını sorma yönünde hükümetin çaba sarf ettiğine ilişkin görüşleri de paylaşıldı.
Suriye’deki insani duruma ilişkin belgede ise Suriyelilerin yaklaşık yüzde 60 oranında gıda güvenliği, barınma ihtiyacı, tıbbi bakım ihtiyacı, temiz suya erişim gibi sorunlarla karşı karşıya olduğu belirtildi.
Milyonlarca insanın yerinden olduğuna işaret edilen belgede, insani duruma ilişkin, “Ancak Suriye’deki genel insani durum, ciddi zarar görme riski olduğuna inanmak için önemli gerekçeler oluşturacak kadar ağır değildir.” ifadesine yer verildi.
